Çürükeynesil muhtarı merhum Çakuru Osman Amca, sohbet sevdalısıdır. Terzi merhum Niyazi Karaahmetoğlu’nun Bozcaali de ki düğününde, Piçoğlu Çürükeynesil konağına gelir. Osman Amca’nın kadehi boştur.
Kemençe çalamıyum
Aldılar beni rehin
Çürkeynesil muhtarı
Boş duruyor kadehin
türküsünü orada söyleyiverir.
Osman Amca da atma türkü söylerdi.
Heyledim koyunumu
Alistıra üstüne
Yardan bir selam geldi
Aleyküm baş üstüne.
Mehmet Civelek Amca ya kemençe çaldırır, “Ördek göle dalda gel, yardan haber alda gel türküsünü” söyletirdi.
Piçoğlu, Köyde İmanın Hüseyin Amca’nın düğününde horanda kazaren ayağından vurulur.” Uşak horanı bozman” der.
Ayağım kan akıyor
Vallahi soru sorman
Bu yara bişi deği
Uşak horanı bozman
Piçoğlu’nun benizi
Bu yaradan hiç solmaz
Çürükeynesillinin
Horanına doyulmaz
Çürükeynesilliye
Çalmakla doyum olmaz
Bi daha ki düğünü
Bakarsın nasip olmaz
türkülerini söyler.
Çürükeynesil de bir düğünde Karaman,
Gökte yıldız yüz altmış
Yaşmağın pula batmış
Dulanurum Allah’a
Seni güzel yaratmış
türküsünü söyler. Bu türküden alınanlar olur. Bir süre düğüne çağırmazlar. Köy düğünlerini “Havam havalanursun” türküsünün derlemecisi Mehmet Civelek Amca yapar. Bu türkü, Yeşilçam filmlerinin birinin müziği olarak kullanılmıştır. Bu türkü Çürükeynesil kız horanında çalınıp söylenirdi.
1960 lı yıllar. Karadere de Topçuu Durmuş’un düğününde, Karaman İlyas Hoca’yı karşılar. İki buçuk lira bahşiş alır. Bahşişi aldıktan sonra alnına sürer, “hoş geldiniz “ der. İlyas Hoca, “ A Dayı, çal da dinleyelim.” Karaman çalar, sohbet koyulaşır. İlyas Hoca, “Seni ölünce ilahi ile mi götürelim, kemençeyle mi” der. Karaman, şakayla karışık küfreder ve kemençeyi eline alır, çalmaya başlar.
Kemençe çalma ile
Ben dinsiz olur muyum
Söyle İlyas Hocamız
Yoksa ben gevur muyum
türküsünü söyler.
Şairimiz, Üstadımız, Ulu Çınarımız Ahmet KAÇAR’ımız da atma türküde ustaydı. Günümüzde “ Bayrağım ay la yıldız ve Çalsın Davul Kümbet Kümbet” bestelenmiştir. Köydeki bir düğünde horan kurulur. Horan pür dikkat izlenmektedir. Dikkati kendine çekmeye çalışan birisi muziplik yapmaktadır. Ahmet KAÇAR Üstat:
Yarimin adı melek
Yarim giyiyor yelek
Seyredeceksen seyret
Rezillik nene gerek
türküsünü söyler.
Bacısı Ayşe ( merhum ) için sorarlar. “Ayşe hafta sonları köye hiç yanına geliyor mu?“
Evlerinin önünde
Baldıran döşürüdüm
Ayşe gelicek diye
Onu mu düşünüdüm
türküsünü söyler.
Osman Kaçar Amca da atma türkü atardı.
Karşıda görünürsün
Al yeşil bürünürsün
Aramızda var dere
Gemliye erünüsün
Kapısında mazusu
Var alnının yazısı
O benim sevdiceğim
Hanenin bir kuzusu
türküsünü söylerdi.
Osman Yayla Amca’nın atma türküsü:
Aştı geliyu aştı
Yarin başında keşan
Ben yine sözümdeyim
Sen de gocandan boşan
Asım Amca, dana alışverişi için gittiği bir köyde düğüne rast gelir. Arkadaşları ile mazının yanındaki konakta muhabbet yaparlar. Kemençeci ortada kızlı erkekli horan oynanmaktadır. Erkekler ve kızlar hem oynarlar hem kemençeye türkü söylerler. Kızın birisi atma türküsünü atar:
Haburadan aşağı
Vakıt gidelim vakıt
Tanıyamayum seni
Kendini bana tanıt
Asım Amca, türkünün kendine atıldığını varsayar.
Haburadan aşağı
Yasim gidelim yasim
Laubumu sorarsan
Kırtorun oğlu Asim
türküsünü söyler.
Arzu kızı Hanife Halam da atma türkü de ustaydı. Askere gidip, şehit düşen eşi Ahmet GÜNAY Amca için:
Ah yarim, adın Ahmet
Oldun cemali cennet
Ölüyorum derdinden
Eylesene merhamet.
Ayağın yırtık çarık
Vardın gittin askere
Senelerdür Amedim
Alamadın teskere
Bizi yalnız bıraktın
İki hızan bir garı
Senelerdür dinmedi
Yüreğimin efgarı
türküsünü söylerdi. Dibek dibinde Gavlağanın gölgesinde oturan Elmas ERGİN Teyze de :
Derenin kıyısında
Su kestim patlıcana
Ahmedim dulanayım
Sendeki tatlı cana.
Tarlaya ektim darı
Akşam sabah bitecek
Bir doğramalık tarla
Hangimize yetecek
Atıma bineceğim
Deh edip gideceğim
İbrahim’in Halil’i
Kaynata edeceğim
türküsünü söylerdi.
Kürtün’ün vergi tahsildarları, yaylaların vergisini tahsil etmek için Güvende pazarına gelirler. Çürükeynesilliler, Kemençecileri Kemal CABA ile yaylaları Topucak ve Karaşeyh den Güvende ye gelirler. Horan kurulur, Ayşe KIRTORUN (merhum), da 10-12 yaşlarında çok güzel İnce oyun oynamaktadır. Tahsildarlardan biri 5 para bahşiş verir. Parayı alan küçük Ayşe :
Darı soyarım darı
Darının külü sarı
Beş para bahşiş verdi
Kürtün’ün tahsildarı
türküsünü söyler.
Köyümüz kızı, Haydarlı gelini Hidayet Teyzemiz, yeni evlileri yolda öpüşerek yürürlerken görür. Fındık bahçesinden atma türküyü atar;
Horan oynama ile
Horan yeri düz olmaz
Ormanı gözün kör mü
Yolda karı öpülmez.
Hidayet teyzemiz, ailenin beşinci ve en şanslı çocuğu olarak dünyaya gelir. Baba merhum Ahmet amca, 1932 li yılların yol parası vergisinden kurtulur.
Bu yazı, Çürükeynesil Tarihçiğinden bir alıntıdır. Kaynak gösterilerek yayınlanabilir.
Yorumla
#1 Nedim Torun
2013-02-0121:43:54 Ne incelik! Ne buluş!
Günümüzde böyle dizeler duymak olası değil.
Sanırım gittikçe kalınlaşıyoruz!